21 Temmuz 2018 Cumartesi

Zeynep Beşerler: Annelik Beni Sakinleştirdi / ebebek dedrgi / Röportaj: Hande Yuvakuran - Yeliz Şenyerli


ZEYNEP BEŞERLER: ANNELİBENİ SAKİNLEŞTİRDİ

Ziyaretine gittiğimizde Zeynep Hanım bizi, oğlu Kerem ve onun İngilizce bilen bakıcı ablasıyla birlikte güler yüzle karşıladı. Kerem, şimdiden dil öğrenmeye başlamış bile. Üstelik henüz iki yaşında bile değil. Anne olmanın kendisine iyi geldiğini söyleyen Zeynep Beşerler de: ''Anne olunca yumuşak bir insan oldum, köşelerim yuvarlandı. Daha da sakinleştim.'' diyor.



Zeynep Hanım, anne olmaya ne zaman karar verdiniz? Eşinizin, bu kararı almanızda bir etkisi oldu mu?
Anne olmam, planlı bir süreçten ziyade hayatın kendi doğal akışında oldu. ''Acaba erken mi?'' dediğimde 36 yaşındaydım. Daha geç olmazdı. Hamile olduğumu ilk öğrendiğimde çok korktum. ''Şimdi ne yapacağız?'' dedim. Anne olmadan, bu fikre hiçbir zaman alışılmıyor. Bu yüzden ne kadar bekleseniz de hiçbir zaman: ''Ben hazırım.'' diyemiyorsunuz. Eşim, bir bebeğimizin olmasını çok istiyordu, şimdi çok mutlu.
Yoğun iş temponuz sebebiyle anne olmanız sizi kaygılandırdı?
O sürecin öncesinde dinlenmek amacıyla bir süre çalışmaya ara verdiğimden öyle bir kaygım olmadı. Eğer çalışıyor olsaydım, benim için daha zor olurdu.
Hamilelik süreciniz nasıldı?
Hamileliğimin ilk altı ayında çalışıyordum. Başka Bi' Dünya adlı televizyon programını yapıyordum. 12 ülke gezdim hamileyken. 6. ayın sonunda doktorum seyahatlerime ara vermem gerektiğini söyleyince ara verdim. Sonrasında yine hep bir koşuşturma vardı. 7. aya kadar karnım çıkmadı. Hamileliğimin son gününe kadar araba kullandım. Aşerme de olmadı. Kimse hamile olduğuma inanmadı o yüzden. Hamileliğim, çok iyi ve kolay geçti.
Doğumunuz nasıldı?
Ben çok zayıftım. Oğlum Kerem de 3650 gramdı, çok büyüktü. Doktorum, doğum yapmazsam zorlanacağımı, doğumumun sezaryene döneceğini ve sonuna kadar beklersek de normal doğumu suni sancıyla deneyeceğimizi söyledi. Ben de sonuna kadar bekledim. Doğum esnasında epidural ile ilgili yaşanan bir sorundan dolayı epidural doğumu tercih etmedim. Oğlum 39. haftada, suni sancının 8. saati sonunda 12 dakikada doğdu. Annem babam usulü, herkes nasıl doğuruyorsa öyle doğurdum yani. Doğumumun rahat geçmesinde spor yapmamın çok etkisi oldu. Doğumumdan iki gün öncesine kadar hâlâ pilates yapıyordum.

''Bebeğimi ilk kucağıma aldığımda bir şey hissetmeye vaktim olmadı. 'Şimdi ne olacak?' korkusundan dolayı ulvi hisler yaşayamadım. Korkularımı yenmeye çalıştım.''
Kerem'i ilk kucağınıza aldığınızda ne hissettiniz?
İlk anda pek bir şey hissettiğimi söyleyemem. Hamilelikteki ağrı ve sancılarımın bitmesinin mutluluğu vardı hatta üstümde. Tabii ki çok şaşırdım, garip bir hissiyattı; ama ''Şimdi ne olacak?'' korkusundan dolayı ulvi hisler yaşamaya vaktim olmadı. Korkularımı yenmeye çalıştım. Durumu doktora anlatıp bir şey hissedemediğimi ve bende bir gariplik olduğunu düşündüğümü söylediğimde doktorumdan yaşadığım duygunun normal olduğunu öğrendim. Oğlum 1 yaşına geldiğinde anladım anne olduğumu.
Bebeğinizin beslenme düzeni nasıldı?
Süt kanallarım tıkalı olduğundan sütüm çok az geldi. O yüzden de çok acı çektim. Çok uzun süre emziremedim Kerem'i.  Bu yüzden de mama vermeye başladık. Hem mama hem süt, beslenmesi bu şekilde devam etti.

''Bebeğim olunca endişelerim arttı. Endişe, bana göre bir nevi delilik hâli. Ortada hiçbir şey yokken endişelenirsin, en kötüsünü düşünürsün ya öyle bir şey."
Anne olduktan sonra kendinizde değişimler gözlemlediniz mi?
Bebeğim olduktan sonra endişelerim arttı. Endişe, bana göre bir nevi delilik hâli. Ortada hiçbir şey yokken endişelenirsin, en kötüsünü düşünürsün ya öyle bir şey. İyiden önce önce kötüyü görüyorum. Endişenin sonu olmadığından ve bu durumun bebeğime zarar vereceğini bildiğimden elimden geldiğince endişeli hâlimle başa çıkmaya çalışıyorum.
Anne olmanın size katkıları oldu mu?
Yumuşak bir insan oldum, köşelerim yuvarlandı. Daha da sakinleştim. Anne olmak bana iyi geldi.
Kerem'in kardeşi olsun istiyor musunuz?
Olursa kısmet derim; ama düşünmüyorum. Bir tane olsun, Allah sağlık versin.
Kerem, henüz iki yaşında bile değil. Buna rağmen çocuğunuzun İngilizce eğitmeniyle büyümesinin ona fayda sağladığınışünüyor musunuz?
Bu yaşta öğrenmeye çok açık olduğundan tercihimiz bu yönde oldu. Bazen hem Türkçe hem İngilizce konuşuyor. Bu durum biraz karmaşa yaratsa da oğlumla sadece Türkçe ya da İngilizce konuştuğumda da beni anlıyor. Dili erken yaşta öğrenirse ileride onun için büyük bir avantaj olur diye düşündük.
Oğlunuzun herhangi bir alana eğilimini  gözlemliyor musunuz?
Sanırım müziğe ilgisi var. Eniştesinin müzik grubu Gripin'in bateristiyle yakın ilişkiler içerisinde.  Eniştesine gittiğimizde ise sanal davulları çalmaya çalışıyor.
Çocuğunuzun geleceğiyle ilgili planlarınız var mı?
Sağlıklı ve iyi bir insan olsun da nasıl yaşamak istiyorsa öyle yaşasın. Eğer isterse hiç çalışmayıp dünyayı dolaşsın, hayat onun.

''Organ bağışında farkındalık yaratmak için her sene 'Hayata Yelken Aç' yarışması düzenliyoruz. 'İyi ki Üsküdar Var' platformu ile de bir senelik organ bağışı kampanyası yaptık ''
Yakın zamanda projeleriniz var mı?
Dizi teklifleri geliyor; ama hangi dizi olacağına henüz karar vermedim. Bir de daha netleşmeyen televizyon programı projemiz var. Organ bağışında farkındalık yaratmak için her sene ''Hayata Yelken Aç'' yarışması düzenliyoruz. Tarihlerimiz uymadığından onu bu sene yapamayacağız. ''İyi ki Üsküdar Var'' platformu ile de bir senelik organ bağışı kampanyası yaptık. Onlar devam ediyor. Ayrıca üniversite ve hastanelere konuşmacı olarak gidiyorum. Elimden geldiğinde, iyi gelişmeler olması için çaba gösteriyorum.

Röportaj: Hande Yuvakuran - Yeliz Şenyerli
ebebek dergisi
Nisan sayısı / 2018

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Türk Kültüründe Ad Koyma Geleneği / Bizim Anadolu gazetesi / Yeliz Şenyerli

          TÜRK KÜLTÜRÜNDE AD KOYMA GELENEĞİ      Ad, bir milletin kimliğidir. Bu nedenle Türk aile büyükleri çocuklarına, Türkçe ad koy...